AK Parti Küçükçekmece Adayı Aziz Yeniay, seçim kampanyasına düzenlenen silahlı saldırı sırasında yaşananlara ilişkin Fulya Öztürk’ün CNN Türk’teki sorularını yanıtlıyor.
“‘SENİ ÖLDÜRECEKLER’ DEDİLER”
Yeniay’ın açıklamaları şöyle:
Önceki gün cenazede biri yanıma gelip ‘Seni öldürecekler, uzun namlulu silahlarla vuracaklar, neden anlamıyorsun’ dedi. Tanıdığım, adını soyadını bildiğim biri. 20 yıldır tanıdığım bir isim. Bu bilgiyi nereden aldın dedim.
Cevap verdi: “Bozkırlar Kafe İSKİ’nin yanında. Orada 5 kişi yakın zamanda cezaevinden çıktı. Geçmişte büyük bir iyilik yaptın. Sokakta biri seni çok seviyor. Bana ulaş dedi. Aziz Önder, falanca şirketteki falanca kişi kendi aralarında konuşurken bir siyasetçiyle 2 saat görüştüm. “Yaptılar. Oradaki falanca kişi oradakilerin konuşmalarına tanık oldu, seni vuracaklar.”
Beni ısrarla bırakmadı ve ardından ‘Terör örgütlerinin satıcıları kullanılacak’ dedi. Hatta roketle bile saldırabilirler” dedi. Ben de ‘Seni seviyorum ama biraz mantıklı olmalısın’ dedim. Başkanım ‘Lütfen Kanarya Bölgesi’ne gitmeyin’ dedi.
Programlarımız birkaç gün önceden belirlenip duyurulmaktadır. Kendisine teşekkür ettim ama pek ciddiye almadım. İlgili kişiyi tekrar aradım. İsim verirsiniz, politikacının adını verirsiniz dedim. 2 firmadan bahsediyorsunuz. Neden böyle bir ilişkiye girsinler ki? Bu insanları tanımıyorum. “Sana yalvarıyorum lider” dedi tekrar tekrar. Telefonu kapattım ve dürüst olmak gerekirse yine ciddiye almadık. Ertesi gün saat 16.00 sıralarında Kanarya’da Mardinlilerin oluşturduğu bir ilçe derneğinde sunum yapacağız. Konuşmamızı yaptık. Oturma alanımız kapının hemen girişindedir. Düşündüğümüzde güvenlik açısından en zayıf yerde oturuyoruz. İçerideki konuşmam bitti, artık gidiyorum. O anda bir şey dikkatimizi çekti. Programım bittiğinde içerideki 2-3 kişi dışarı çıktı. Sonra soru sormayı düşündüm. 1. soruyu buldum.
“20 SANİYE FARKLA AYRILMADIK”
Dışarı çıkacağımızı söylediğimiz için önce o arkadaşlar güvenliği sağlamak için dışarı çıkıyor, sonra biz çıkıyoruz. Biz ayrılırken birisi bir an bundan bahsetti ve biz ayrılmadık. Polis arkadaşlarımız uzun namlulu silahlarla üzerimize ateş etmeye başlıyor. Tam gitmek üzereyken birisi onu durdurdu ve ona bir şey sordu. 20 saniye farkla. Biz çıkacaktık ama polis gitmeseydi direkt sokağa gireceklerdi. Toplantıyı sonlandırıyorum dediğimde 2-3 kişi çıktı dedim tabi ki kimlikleri belli oldu.
Ertesi gün pek çok tuhaf şey oldu. Bir arkadaşımız vurulan kızımızın yanına giderek ilk yardım yaptı. Yangının nerede başladığını elbette bilmiyoruz, bekliyoruz. Dernek lideri çok rahat çıktı ve içeri girdi. ‘Bu bize karşı bir şey değil’ dedi. ‘Bu adli bir saldırı, endişelenecek bir şey yok.’ Biz bölgeyi terk etmeden önce büyükşehir belediye başkanı “Bu siyasi bir şey değil” dedi.
